16 Şubat 2014

Aşk ve İlişkiler Üzerine Notlar

Merhaba,
Herkese mutlu pazarlar!
 
Bugün biraz farklı bir yazı yazmak istedim. 14 Şubat hengamesini henüz atlatmışken aşk ve ilişkiler üzerine ben de bir iki kelam edeyim dedim. Geçen hafta sonu Tavsiye Evi’nde Deniz Öztaş ile biraraya gelmiş, ilişkilerde yapılan hataları ve çiftlerin atladıkları bazı detayları konuşmuştuk. Bu etkinlikten birazdan  bahsedeceğim.

Bu hafta içi bir takipçim İlişki Koçu Seda Diker’in “Aslında Giden Erkek Yoktur” kitabını nasıl bulduğumu sordu. Kitabı hatırlayamadım meğerse kitap alışverişlerimden birinde sipariş etmiş hatta bir postta yer vermişim. Bu kitabı neden sipariş ettiğimi hatırlamadığım gibi okumamıştım da. Sanıyorum bir arkadaşım tavsiye etti ya da bi yerde olumlu bir eleştirisini okumuş olabilirim ama kitap tamamen aklımdan çıkmış. Açıkçası bu tür kitaplara sıcak bakmam çünkü aşk meselelerinde formüllerin işe yaramadığını düşünürüm. Taktikler, planlar bana bayağı gelir, aşkın hesapsız ve içinizden geldiği gibi yaşanması gerektiğine inanırım. Elbette bu çok iyimser bir düşünce çünkü kendinizi hesapsız kitapsız karşılıksız birine teslim etmek bazen üzücü sonuçları beraberinde getiriyor. Neyseki benim öyle büyük travmalarım olmadı. Belki de savunma mekanizmam iyi çalıştığı içindir :)
 
                       
 
Bu hafta sonu kitabı okudum. Takipçime kitabı hatırlattığı için teşekkür ederim çünkü kitap son zamanlarda üstümde bulunan negatif enerjiyi biraz da olsa pozitife çevirmeme yaradı. Üstelik kulağa tuhaf gelen bir taktiği deneyerek inanılmaz güzel bir şey yaşadım. Ne olduğunu tam olarak anlatamam ama telepatiyle ilgili bir uygulamaydı ve benim için çok özel bir deneyim oldu.
Kitabın alt başlığı "dişi olmanın unutulan sırları". Kitabın ismi kaçan erkekleri geri getirme formülleri gibi dursa da kitabın ana konusu tam olarak öyle değil. Zaten öyle bir kitabı okumak saçma olur, çünkü giden bir şey gitmiştir geri getirmenin kimseye faydası yoktur, uğraşmaya da değmez. Bu kitapta insanın içindeki enerjiyi yönlendirme ve ilişkilerdeki sorunların temelini belirleme ve çözme üzerine bir takım bilgiler veriliyor. Özellikle bahsedilen bazı şeyler var ki şaşkınlıkla okudum ve “vay be gerçekten böyle olmuştu” dedim. Çok yerinde saptamalar var ve özellikle kadın erkek ilişkileri hakkında hemen hemen herkesin başından geçmiş olayları örneklerle anlatıyor.
Ben kitabı sevdim ve zaman zaman açıp okuyacağım. Özellikle telepati tekniğini daha çok uygulayacağım gibime geliyor :)
 
                             
 
Gelelim Tavsiye Evi’ndeki İlişkiler Seminerine. Öncelikle oldukça romantik ve özenle hazırlanmış bir sunumla karşılandık, onu belirteyim. Tavsiye Evi zaten konuklarını hep çok şık karşılıyor. Deniz Öztaş zihinsel pazarlama uzmanı ve yaşam koçu. Seminerin temel konusu kadın ve erkek arasındaki farkları anlayarak ilişkileri iyileştirmekti. Elbette sadece kadın ve erkek değil anne, baba çocuk, arkadaşlar, akrabalar arasındaki tüm ilişkilere değindik.
 
İlginç olan şey, ilişkilerden ve iletişimden bahsederken en çok “ego” dan konuşmamız oldu. Herkesin büyük ya da küçük bir egosu var ve o sizi nasıl yönlendiriyorsa ya da sizi nasıl yönlendirmesine izin veriyorsanız bu sizin diğer insanlarla olan ilişkilerdeki mesafenizi ve iletişim tarzınızı belirliyor. Korkulardan, inançlardan, duygu, düşünce ve seçimlerden, hayatımızda bu değerleri nasıl barındırdığımızdan konuştuk. Bu arada bir kaç okunacak kitap notu da aldım, örneğin Byron Katie, Eckhart Tolle ve Debbie Ford kitaplarını listeme ekledim. Şimdinin Gücü, Olanı Sevmek gibi kitapları mutlaka edineceğim.
 
Seminerin sonunda zaten bildiğimiz ama günlük hayatın akışında hatırlamaya çok da fırsat bulamadığımız bazı değerleri hatırladık. Mütevazi olmak, şükretmek, egonuzun sizi ele geçirmesine izin vermemek ve en önemlisi evrenin kendi içinizde olduğunu unutmamak. Yani ne yapmak istiyorsak, hayatımızı nasıl yaşamak istiyorsak tüm güç bizde, sadece biraz daha farkında olmamız ve olumsuz duyguları içimizden uzaklaştırmamız gerekiyor.Seminerin kısa videosunu eklemeye çalıştım ama başaramadım, izlemek isteyenler aşağıdaki linkten ulaşabilir;
 
 
Bir şey daha var ki bu bence çok önemli, sizi mutsuz eden kişiyi hayatınızdan çıkarmak! Bu kesinlikle işe yarıyor, o kişinin sizden çaldığı yaşam enerjinizi geri almak tüm dengenizi ve mutluluğunuzu kesinlikle geri getiriyor. Evet bu her zaman kolay değil ama bir kere başardığınızda gözünüzdeki ışığın nasıl geri geldiğini görüp şaşıracaksınız.
 
Gerek kitapla gerek seminerle gerek 14 Şubat’ın bazı şeyleri hatırlatmasıyla son bir kaç günümü insan ilişkileri üzerine düşünmekle geçirdim. Zaman zaman kırıcı, umursamaz ve sivri dilli olduğumu ancak bunları düzeltmek için çaba harcadığımı biliyorum. Belki farkında olmak bile güzel bir aşamadır. Hayat her gün bize yeni şeyler öğretiyor ve bu güzel Pazar gününü yazarak içini dökme terapisine ayırmak bana çok iyi geldi :)
 
Umarım siz de kendinizi iyi hissediyorsunuzdur.
İyi pazarlar!
Bu yazıyı paylaş...
  • Share to Facebook
  • Share to Twitter
  • Share to Google+
  • Email This
  • Pin This
  • Share on Tumblr

2 yorum

  1. Merhaba Sevgili Deniz Sanırım ben de merak edip sormuştum:) değişik bir kitap gerçektende olumlu geri bildirim uyandırmış olması sevindirici vaktin boşa gitmemiş:) Ayrıca blogunda paylaştığın bu postu okumakta oldukça keyifliydi her yazın gibi bu yazıda su gibi aktı bitti ellerine sağlık Sevgiyle Kal.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim sevgili Esra, beğenmene sevindim, sevgilerimle:)

      Sil

 
© Deniz'in Şarkısı
Designed by GeCe
Released under Creative Commons 3.0 CC BY-NC 3.0