24 Nisan 2018

Edirne Gezisi


Edirne'ye daha önce fotoğraf gezileri nedeniyle iki kez gitmiş olmama rağmen neden blogda sadece Pavli Panayırı'nı yazmışım bilmiyorum. Oysa tarihi bakımdan çok önemli bir şehir Edirne. O yüzden bugün Pazar günü  ziyaret ettiğimiz Edirne'yi yazmak istedim. Eşim Trakya Üniversitesi'nde okuduğu için onda yeri başka bu şehrin fakat bu ziyaretinde o da kalabalıktan ve şehrin çok değişmiş olmasından dolayı şaşkındı.

Sabah erken saatte çıkıp yaklaşık 2,5 saatlik bir yolculuğun ardından Edirne'ye vardık. Kahvaltımızı yapmak üzere daha önce bazı bloglarda tavsiye edilmiş olan Limon Kafe'ye gittik. Ne yazık ki fotoğraf bile koyamayacağım kadar hayal kırıklığı yaşatan bir kahvaltıydı. Sadece çayı beğendim o yüzden demliğin fotoğrafını koyuyorum:) Mekan güzel ama kahvaltı için tavsiye edemiyorum.



Kahvaltı'dan sonra Karaağaç'taki Lozan Caddesi'nden yürüyerek Lozan Anıtı'na geçtik. Burası şu meşhur tren vagonunun da olduğu yer yani Karaağaç İstasyonu.




Lozan Anıtı tarihimiz için çok önemli, Karaağaç'ın topraklarımıza katılmasını temsil ediyor. Aynı zamanda Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi binası var. İhan Koman müzesini de gezdik.





Buradan Edirne Kent Ormanı'na geçip biraz dinlendik ve Selimiye Camii'ne doğru yola çıktık. Edirne Kent ormanı çok güzel bir piknik alanı bu arada. O gün 23 Nisan için etkinlikler vardı.


Söylemeye gerek var mı bilmiyorum ama Edirne deyince akla ilk gelen yapı Mimar Sinan'ın ustalık eseri sayılan Selimiye Camii. UNESCO dünya mirası listesinde yer alıyor aynı zamanda. Muhteşem bir yapı, insana böyle bir şey nasıl yapılmış olabilir dedirtiyor. Yazı içindeki bazı fotoğrafları bu gidişimde bazılarını gezilerde çekmiştim. Selimiye'yi de bol bol çekmişim.










Cami avlusunda Türk ve İslam eserleri müzesi de yer alıyor. Zamanınız varsa görün derim.




Usturlab

Selimiye ziyaretinden sonra acıkmıştık ve ciğer için çok tavsiye edilen Aydın Usta ile köfte için önerilen Köfteci Osman'a gidelim dedik. Fakat içeri girmek ne mümkün, her ikisinde de feci bir sıra vardı. Biz de çarşı içindeki Öz Akgünler Ciğercisi'ne gittik. Diğer yerlere göre nispeten daha sakindi, karnımızı doyurup Saraçlar Caddesini, Selimiye Arasta çarşısını ve Ali Paşa çarşısını gezdik. Daha sonra II.Bayezid Külliyesi içindeki Sağlık Müzesi'ne doğru yola çıktık.




Kalabalıktan bunalmamış gibi çek :)







Faytonlar Yasaklansın!


Eski Cami


İfsak gezisinde çektiğim eski bir fotoğraf-Eski cami önü



Hangi cami olduğunu hatırlayamadım








 II.Bayezid tarafından yaptırılmış olan Şifahane hem hastaların tedavi edilmesini hem de Tıp medresesinde Tıp eğitimi alınmasını amaçlamış. Trakya Üniversitesi tarafından restore edilip hayata geçirilmiş. Şifahane'nin ortasındaki şadırvandan yayılan su sesi ney sesi ile birleşince muhteşem bir atmosfer oluşuyor. Hastalar eskiden burada farklı makamlardaki müziklerle tedavi edilirmiş. Balmumu heykellerle cerrahi girişimlerin canlandırmalarını da görebiliyorsunuz.








                      

Benim Edirne'de en keyif aldığım ve huzur bulduğum mekan oldu. Kesinlikle görülmeli. Bu arada bahçedeki tavus kuşları da en az müze kadar ilgi görüyor. Şansımıza tüylerinin açılmış halini canlı canlı gördüm ilk defa :)


Eski cami, Üç Şerefeli cami, Meriç köprüsü, Makedon Kulesi, Adalet Kasrı Kulesi  görüp de giremediğimiz, vakitsizlikten ziyaret edemediğimiz diğer görülmesi gereken yerler. Siz mutlaka görün.


Ali Paşa Çarşısı


Makedon Kulesi



Adalet Kasrı Kulesi

Bu sefer gidemedik ama Balkan Savaşı Müzesi ve Şükrü Paşa Anıtına gidilmeli. Eski fotoğraflardan bir kaçını da buraya bırakayım. Milli mücadele sırasında atalarımızın ne şartlarda ülkemizi kurduklarını görmek açısından çok önemli ve anlamlı bir ziyaret olacaktır.




 

Edirne'den ne alalım derseniz Kavala kurabiyesi ve badem ezmesi öneririm. Hediyelik olarak süpürge magnetler her yerde var, hatıra olarak alınabilir. Arasta Çarşısı'nda hepsinden bol bol var.

Bir geziyi böylece bitirdik. Tarih ve kültürle iç içe, keyifli, geçmişle güçlü şekilde bağ kurabileceğiniz bir şehir Edirne. Kalabalık oluşu zaman zaman sıkıntı yaratsa da biz çok keyif aldık. Bir sonraki gezi yazısında görüşelim, zira 1 Mayıs tatilini GAP turu ile değerlendirmeyi planladık, heyecanlıyız!

Ve elbette 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun! Çocuklarımızın iyi eğitim aldığı, sağlık hizmetlerinden sonuna kadar faydalandığı, köle gibi çalıştırılmadığı, gelin edilmediği nice güzel bayramlarımız olsun. Sevgiler.


Eski gezilerden
Bu yazıyı paylaş...
  • Share to Facebook
  • Share to Twitter
  • Share to Google+
  • Email This
  • Pin This
  • Share on Tumblr

0 yorum

 
© Deniz'in Şarkısı
Designed by GeCe
Released under Creative Commons 3.0 CC BY-NC 3.0